Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, basına yaptığı açıklamada Çınarcık körfezinde bulunan fay zonunda önemli ölçüde sismik enerji biriktiğini açıkladı.
Özener Çınarcık zonundan başka 1999 depreminde depremin bittiği fay dan sonra Yalova açıklarından da geçen 2.fayında diri, enerji yüklü bir fay olduğunu söyledi.
Marmara Denizi’nde oluşacak büyük depremin İstanbul başta olmak üzere, Kocaeli, Tekirdağ, Yalova, Bursa, Sakarya, Balıkesir gibi kentleri de etkileyecekl diyen Prof.Dr. Özener, “17 Ağustos’ta İzmit’teki sarsıntı Avcılar’da yıkıma yol açtı. Olası büyük Marmara depremi 200 km bir alanda yıkıcı etki yaratacak. Marmara’ya kıyısı olan kentler risk altında. Fay tek parça da kırılsa, iki parça da kırılsa 7 ve üzerinde deprem üretecek.
Vakit kaybetmeden İstanbul’da 70 ile 90 bin arasında olduğu telaffuz edilen çürük yapıların güçlendirilmesi, olmuyorsa yıkılıp yeniden yapılması için enerji harcamalıyız” dedi.
Marmara’da enerji birikiminin olduğu alanlar
“Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun bir parçası olan Kuzey kol, İzmit körfezi boyunca devam edip, Adalar önünden geçerek, Marmara denizi kuzeyinden Saroz Körfezi’ne ulaşıyor. Çınarcık Körfezi ile Marmara Adası arasında kalan kısımda gerçekleşen en son büyük deprem 1776 yılında meydana geldi. Bu fay zonunda önemli ölçüde sismik enerji birikiyor.”
Riskli yerleşim alanları nereleri?
“İBB’nin kent genelinde hayata geçirdiği mikro bölgeleme çalışmaları var. Fay hattına ne kadar yakınsanız, depremden olumsuz etkilenme riskiniz o derece yüksek olacak. İstanbul için Marmara kıyısına komşu alanlar, kuzeydeki yerleşim alanlarına göre daha riskli.”
“İBB’nin Marmara’da 7.5 büyüklüğündeki bir deprem senaryosuna göre can kaybının 40 bin olacağı öngörülüyor. Ancak bu iyimser bir tahmin olarak duruyor. 7 üzeri bir depremde maalesef daha çok can kaybımız olması kaçınılmaz.”
Balıkçılar kabloları kopardı
Deprem araştırmaları için Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optik kablolaran balıkçıların zarar verdiğini söyleyen Prof.Dr. Özener, şöyle devam etti: “Deniz tabanının bin 200 metre derinliğine bile cihazlar yerleştirildi. Ölçüm ve takip sistemleri için 70 kilometre fiber optik kablolar döşenmişti. Trolle avlanan balıkçılar ise 7 yıl önce kabloları parçaladılar, cihazlar zarar gördü. Bunun yerine Marmara Denizi içinde, Türk-Japon projesi kapsamında deniz tabanı sismometre cihazlarında depolanan bilgileri belli periyotlarda inceliyoruz. Kopan kabloların yerine günümüz teknolojisinde şamandıra şeklinde bir cihaz da konulabilir. Şamandıradaki sistem üzerinden uydu aracılığı ile aktarım yapılabilir. Ancak bu sistemin kurulması yaklaşık 1-2 milyon Euro civarında. Sistemin yeniden hayata geçmesi için sponsor arıyoruz.”
‘5 saniyede ulaşacak’
Erken uyarı sistemi
“Marmara Bölgesi’nde 5’i deniz dibinde, 10 tanesi de kara da olmak üzere toplam 15 adet deprem erken uyarı istasyonu kuruldu. Bu istasyonlardaki ivme ölçer cihazları sayesinde, depremin yıkıcı dalgaları kent merkezine ulaşmadan erken uyarı veriyor. İGDAŞ şebekesine kurulan risk azaltım sistemi sayesinde 5 saniye öncesinden gaz akışı otomatik olarak kesilecek. Erken uyarı sisteminin hayat kurtaracağı gibi bir yanlış algı söz konusu. Deprem dalgaları İstanbul’a 5 saniyede ulaşacak. Erken uyarı doğalgaz, elektrik şebekeleri veya petrokimya tesisleri gibi sistemlerin durdurulması için hayati öneme sahip. Yoksa depremi 10-15 dakika önceden haber verecek sistem dünyada mevcut değil.”dedi
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tehlike burnumuzun dibinde...Ama duyan yok...
Balıkçılar kabloları kopardı
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, basına yaptığı açıklamada Çınarcık körfezinde bulunan fay zonunda önemli ölçüde sismik enerji biriktiğini açıkladı.
Özener Çınarcık zonundan başka 1999 depreminde depremin bittiği fay dan sonra Yalova açıklarından da geçen 2.fayında diri, enerji yüklü bir fay olduğunu söyledi.
Marmara Denizi’nde oluşacak büyük depremin İstanbul başta olmak üzere, Kocaeli, Tekirdağ, Yalova, Bursa, Sakarya, Balıkesir gibi kentleri de etkileyecekl diyen Prof.Dr. Özener, “17 Ağustos’ta İzmit’teki sarsıntı Avcılar’da yıkıma yol açtı. Olası büyük Marmara depremi 200 km bir alanda yıkıcı etki yaratacak. Marmara’ya kıyısı olan kentler risk altında. Fay tek parça da kırılsa, iki parça da kırılsa 7 ve üzerinde deprem üretecek.
Vakit kaybetmeden İstanbul’da 70 ile 90 bin arasında olduğu telaffuz edilen çürük yapıların güçlendirilmesi, olmuyorsa yıkılıp yeniden yapılması için enerji harcamalıyız” dedi.
Marmara’da enerji birikiminin olduğu alanlar
“Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun bir parçası olan Kuzey kol, İzmit körfezi boyunca devam edip, Adalar önünden geçerek, Marmara denizi kuzeyinden Saroz Körfezi’ne ulaşıyor. Çınarcık Körfezi ile Marmara Adası arasında kalan kısımda gerçekleşen en son büyük deprem 1776 yılında meydana geldi. Bu fay zonunda önemli ölçüde sismik enerji birikiyor.”
Riskli yerleşim alanları nereleri?
“İBB’nin kent genelinde hayata geçirdiği mikro bölgeleme çalışmaları var. Fay hattına ne kadar yakınsanız, depremden olumsuz etkilenme riskiniz o derece yüksek olacak. İstanbul için Marmara kıyısına komşu alanlar, kuzeydeki yerleşim alanlarına göre daha riskli.”
“İBB’nin Marmara’da 7.5 büyüklüğündeki bir deprem senaryosuna göre can kaybının 40 bin olacağı öngörülüyor. Ancak bu iyimser bir tahmin olarak duruyor. 7 üzeri bir depremde maalesef daha çok can kaybımız olması kaçınılmaz.”
Balıkçılar kabloları kopardı
Deprem araştırmaları için Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optik kablolaran balıkçıların zarar verdiğini söyleyen Prof.Dr. Özener, şöyle devam etti: “Deniz tabanının bin 200 metre derinliğine bile cihazlar yerleştirildi. Ölçüm ve takip sistemleri için 70 kilometre fiber optik kablolar döşenmişti. Trolle avlanan balıkçılar ise 7 yıl önce kabloları parçaladılar, cihazlar zarar gördü. Bunun yerine Marmara Denizi içinde, Türk-Japon projesi kapsamında deniz tabanı sismometre cihazlarında depolanan bilgileri belli periyotlarda inceliyoruz. Kopan kabloların yerine günümüz teknolojisinde şamandıra şeklinde bir cihaz da konulabilir. Şamandıradaki sistem üzerinden uydu aracılığı ile aktarım yapılabilir. Ancak bu sistemin kurulması yaklaşık 1-2 milyon Euro civarında. Sistemin yeniden hayata geçmesi için sponsor arıyoruz.”
‘5 saniyede ulaşacak’
Erken uyarı sistemi
“Marmara Bölgesi’nde 5’i deniz dibinde, 10 tanesi de kara da olmak üzere toplam 15 adet deprem erken uyarı istasyonu kuruldu. Bu istasyonlardaki ivme ölçer cihazları sayesinde, depremin yıkıcı dalgaları kent merkezine ulaşmadan erken uyarı veriyor. İGDAŞ şebekesine kurulan risk azaltım sistemi sayesinde 5 saniye öncesinden gaz akışı otomatik olarak kesilecek. Erken uyarı sisteminin hayat kurtaracağı gibi bir yanlış algı söz konusu. Deprem dalgaları İstanbul’a 5 saniyede ulaşacak. Erken uyarı doğalgaz, elektrik şebekeleri veya petrokimya tesisleri gibi sistemlerin durdurulması için hayati öneme sahip. Yoksa depremi 10-15 dakika önceden haber verecek sistem dünyada mevcut değil.”dedi
En Çok Okunan Haberler
Uyanmadı, Camı Kırdılar
Bağcılar TEM yan yolda aracında uyuyakalan Yalovalı sürücü, tüm müdahalelere rağmen uyanmayınca itfaiye tarafından aracın camı kırılarak çıkarıldı. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.
ÇİFTLİKKÖY’DE TOPRAĞA VERİLECEKLER
Başakşehir’de meydana gelen zincirleme trafik kazasında hayatını kaybeden Yalçın ve Emel Tınaz çifti, geride tarifsiz bir acı bıraktı. Çiftlikköy’ün sevilen isimleri olan Tınaz ailesinin vefatı, Yalova’da derin bir üzüntüye yol açtı
“Fay var ama enerji yok”
Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sözcü TV'de Marmara'daki deprem senaryolarını değerlendirdi. Üşümezsoy, Adalar Fayı'nın büyük bir deprem yaratacak yeterli enerjiye sahip olmadığını belirtti. Harita üzerinden riskli bölgeleri göstererek dikkat edilmesi gereken noktaların bilimsel verilerle ele alınması gerektiğini vurguladı.
iLK ETKİLENEN ÜNİVERSİTE OLDU
Yalova'da su kalitesi şüpheleri üzerine üniversitenin yemekhane hizmetlerinde değişikliğe gidildi. 8 Aralık 2025'ten itibaren öğle yemeklerinde kumanya verilecek, akşam yemekleri durdurulacak. Kuraklık nedeniyle şebeke suyu sağlık standartlarını karşılamıyor.
Öğle yemeği “kumanya” olacak, akşam yemeği durduruldu
Kuraklık nedeniyle su kalitesinin düşmesi üzerine üniversite, öğrenci ve personelin sağlığı için yemekhane düzenlemesine gitti.
Yalova Adliyesine İki Önemli Atama
HSK'nın 2 Aralık 2025'teki kura töreniyle Yalova Adliyesi'ne Batuhan Kandemir ve Gökhan Ulusoy atandı. Yeni atamalarla ağır ceza mahkemelerinin iş yükünün azaltılması ve adalet hizmetlerinin hızlandırılması hedefleniyor.