İzmit Körfezi’nin belirli bir bölgesinin kırmızıya dönmesi sonrasında inceleme başlatıldı. Moleküler Biyoloji ve Genetik Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “deniz salyası” olarak da bilinen müsilajın son günlerde yeniden gündeme gelmesi üzerine değerlendirme bulundu.
Haber Giriş Tarihi: 15.03.2024 12:22
Haber Güncellenme Tarihi: 15.03.2024 12:22
Kaynak:
IGF
İSTANBUL (İGFA) - Marmara Denizi’nin müsilaj olayı ile felaketin yaklaştığını haber verdiğini kaydeden Moleküler Biyoloji ve Genetik Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “Doğanın sesine kulak vermedikçe bütün bu felaketlerin sebebi olan küresel ısınmanın sonuçlarını anlamamız mümkün olamayacak.” dedi.
“Deniz karı veya deniz salyası” olarak da bilinen müsilajın; bitkilerde tohum kabuğu ve köklerden salınan karbonhidrat ağırlıklı jölemsi zararsız organik bir salgı olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “Stres koşullarında nemin korunmasını sağlayarak bitkilerde besin depolaması, fide gelişimi ve çimlenme gibi yaşamsal olaylara yardımcı olur. Bu salgı okyanus, deniz ve göllerde yaşayan fitoplanktonlarca stres koşullarında (besin kıtlığı, kolonizasyon gibi) bolca üretebiliyor.” dedi.
“ZAMANLA ASİTLEŞEN DENİZ SUYU BOLCA MÜSİLAJ ÜRETMESİNE NEDEN OLUYOR”
Dünyanın oksijenin önemli bir kısmını üreten bu mikroskobik canlıların müthiş bir çevre felaketinin oluşmasına sebep olduğuna işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, şunları dile getirdi:
“Bu fitoplanktonlar azot ve fosforca zengin durgun deniz sularını seviyor ve böyle ortamlarda hızlıca çoğalmaya başlıyor. Ancak azot ve fosfor yüzünden zamanla asitleşen deniz suyu aşırı artan fitoplanktonları strese sokar ve bolca müsilaj üretmelerine sebep olur. Ortamda bol oksijen, müsilaj ve fitoplanktonun varlığı onlara tutunan, beslenen, oksijeni tüketen zararlı bakterilerin (Kolera, Kolibasili-kolit vb. hastalıkları yapan), protozoa (amip vb.) ve virüslerin artışına sebep oluyor. Zamanla denizin içinde başlayan bu anormal besin ağı dev bir pıhtıya dönüşerek hem deniz yüzeyini hem de deniz tabanını kaplıyor.” diye anlattı.
“DEV BİR JÖLEYE DÖNÜŞEREK YÜZEYDE TABAKALAŞIYOR”
Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, 4-8 ay boyunca fitoplankton artışıyla artan müsilajın, deniz suyunun aşırı ısınmasıyla beraber pıhtılaşmış dev bir jöleye dönüşerek yüzeyde tabakalaştığını ve böylece havadaki oksijenin geçişi ile güneş ışığını engellediği gibi fitoplanktonların ölümüne de sebep olduğunu anlatarak, “Hem oksijensizlik hem de metrelerce derinliğe ulaşan bu deniz karı denizde oksijene bağlı yaşayan balıkların, kabukluların, sünger ve mercan gibi canlıların kitlesel ölümlerine, bu ölü canlılar ise korkunç bir kokuya ve çevresel felaketin oluşmasına yol açıyor. Ayrıca zamanla deniz tabanına çöken müsilaj deniz yaşamına ve balıkçı ağlarına ciddi zarar veriyor.” dedi.
“MÜSİLAJ OLAYI FELAKETİN YAKLAŞTIĞINI BİZE HABER VERİYOR”
“Bunca yıl Çanakkale ve İstanbul Boğazı akıntıları sayesinde kendini korumayı başaran bir iç deniz olan Marmara Denizi artık müsilaj olayı ile felaketin yaklaştığını bize haber veriyor.” diyen Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, sözlerini şöyle tamamladı:
“Artan sanayileşme, artan nüfus, gemi trafiğindeki artış, tarımsal faaliyetlerde kullanılan gübre ve ilaçlardan kaynaklı kirlilik sıkı denetimlerle mutlaka engellenmelidir. Bunun için halkın atık yönetimiyle ilgili bilinçlendirilmesi, ileri atık su tesislerinin geliştirilmesi ayrıca atık suların, balıkçılık faaliyetlerinin, gemi sintine sularının, tarımsal kimyasal ve gübrelerin denetlenmesi hayati önem taşıyor. Tüm bunların da ötesinde ölmeye başlayan Marmara Denizinin, son 60 yılda kuruyan yetmiş gölümüzün, son yıllarda çokça görülen hortumların, sellerin ve depremlerin çığlığını duymalıyız. Doğanın sesine kulak vermedikçe bütün bu felaketlerin sebebi olan küresel ısınmanın sonuçlarını anlamamız mümkün olamayacak"
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Müsilaj geri mi dönüyor?
İzmit Körfezi’nin belirli bir bölgesinin kırmızıya dönmesi sonrasında inceleme başlatıldı. Moleküler Biyoloji ve Genetik Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “deniz salyası” olarak da bilinen müsilajın son günlerde yeniden gündeme gelmesi üzerine değerlendirme bulundu.
İSTANBUL (İGFA) - Marmara Denizi’nin müsilaj olayı ile felaketin yaklaştığını haber verdiğini kaydeden Moleküler Biyoloji ve Genetik Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “Doğanın sesine kulak vermedikçe bütün bu felaketlerin sebebi olan küresel ısınmanın sonuçlarını anlamamız mümkün olamayacak.” dedi.
“Deniz karı veya deniz salyası” olarak da bilinen müsilajın; bitkilerde tohum kabuğu ve köklerden salınan karbonhidrat ağırlıklı jölemsi zararsız organik bir salgı olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, “Stres koşullarında nemin korunmasını sağlayarak bitkilerde besin depolaması, fide gelişimi ve çimlenme gibi yaşamsal olaylara yardımcı olur. Bu salgı okyanus, deniz ve göllerde yaşayan fitoplanktonlarca stres koşullarında (besin kıtlığı, kolonizasyon gibi) bolca üretebiliyor.” dedi.
“ZAMANLA ASİTLEŞEN DENİZ SUYU BOLCA MÜSİLAJ ÜRETMESİNE NEDEN OLUYOR”
Dünyanın oksijenin önemli bir kısmını üreten bu mikroskobik canlıların müthiş bir çevre felaketinin oluşmasına sebep olduğuna işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, şunları dile getirdi:
“Bu fitoplanktonlar azot ve fosforca zengin durgun deniz sularını seviyor ve böyle ortamlarda hızlıca çoğalmaya başlıyor. Ancak azot ve fosfor yüzünden zamanla asitleşen deniz suyu aşırı artan fitoplanktonları strese sokar ve bolca müsilaj üretmelerine sebep olur. Ortamda bol oksijen, müsilaj ve fitoplanktonun varlığı onlara tutunan, beslenen, oksijeni tüketen zararlı bakterilerin (Kolera, Kolibasili-kolit vb. hastalıkları yapan), protozoa (amip vb.) ve virüslerin artışına sebep oluyor. Zamanla denizin içinde başlayan bu anormal besin ağı dev bir pıhtıya dönüşerek hem deniz yüzeyini hem de deniz tabanını kaplıyor.” diye anlattı.
“DEV BİR JÖLEYE DÖNÜŞEREK YÜZEYDE TABAKALAŞIYOR”
Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, 4-8 ay boyunca fitoplankton artışıyla artan müsilajın, deniz suyunun aşırı ısınmasıyla beraber pıhtılaşmış dev bir jöleye dönüşerek yüzeyde tabakalaştığını ve böylece havadaki oksijenin geçişi ile güneş ışığını engellediği gibi fitoplanktonların ölümüne de sebep olduğunu anlatarak, “Hem oksijensizlik hem de metrelerce derinliğe ulaşan bu deniz karı denizde oksijene bağlı yaşayan balıkların, kabukluların, sünger ve mercan gibi canlıların kitlesel ölümlerine, bu ölü canlılar ise korkunç bir kokuya ve çevresel felaketin oluşmasına yol açıyor. Ayrıca zamanla deniz tabanına çöken müsilaj deniz yaşamına ve balıkçı ağlarına ciddi zarar veriyor.” dedi.
“MÜSİLAJ OLAYI FELAKETİN YAKLAŞTIĞINI BİZE HABER VERİYOR”
“Bunca yıl Çanakkale ve İstanbul Boğazı akıntıları sayesinde kendini korumayı başaran bir iç deniz olan Marmara Denizi artık müsilaj olayı ile felaketin yaklaştığını bize haber veriyor.” diyen Dr. Öğr. Üyesi Esma Ulusoy, sözlerini şöyle tamamladı:
“Artan sanayileşme, artan nüfus, gemi trafiğindeki artış, tarımsal faaliyetlerde kullanılan gübre ve ilaçlardan kaynaklı kirlilik sıkı denetimlerle mutlaka engellenmelidir. Bunun için halkın atık yönetimiyle ilgili bilinçlendirilmesi, ileri atık su tesislerinin geliştirilmesi ayrıca atık suların, balıkçılık faaliyetlerinin, gemi sintine sularının, tarımsal kimyasal ve gübrelerin denetlenmesi hayati önem taşıyor. Tüm bunların da ötesinde ölmeye başlayan Marmara Denizinin, son 60 yılda kuruyan yetmiş gölümüzün, son yıllarda çokça görülen hortumların, sellerin ve depremlerin çığlığını duymalıyız. Doğanın sesine kulak vermedikçe bütün bu felaketlerin sebebi olan küresel ısınmanın sonuçlarını anlamamız mümkün olamayacak"
Kaynak: IGF
En Çok Okunan Haberler
“Zengin İstatistik, Yoksul Gerçeklik”
TÜİK verilerine göre Yalova, kişi başı gelirde artışa rağmen 2024'te Türkiye'nin en zengin 7. ilinden 12. sıraya geriledi. 2025'te de 12. sıradaki yerini korudu. Ekonomistler, bu değişimi diğer illerin ekonomik atılımlarına bağlıyor.
Kim suçlu ?
Yalova'da baraj seviyelerinin düşmesiyle başlayan su kesintileri geniş tepki çekti. AK Parti eski İl Başkanı Bağatar, su projeleri eksikliğini eleştirirken, AK Parti teşkilatı su krizinde belediyeyi hedef aldı. "Suyumuza sahip çıkamadınız" denildi.
DİP SESLER ÖZEL TEKNİKLERLE TEMİZLENDİ
Ünlü şarkıcı Güllü'nün ölümüyle ilgili soruşturmada kızı Tuğyan Ülkem Gülter ve arkadaşının gözaltına alındığı, TÜBİTAK'ın ses kayıtları incelemesi sonrası Güllü'nün pencereden itilerek öldürüldüğü ortaya çıktı. Şüpheliler yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalandı.
Kırım Ahali Cumhuriyeti’nin 108. Yılı Yalova Üniversitesi’nde Anıldı
Kırım Ahali Cumhuriyeti'nin 108. yılı, Yalova Üniversitesi'nde anıldı. Programda, Kırım Ahali Cumhuriyeti'nin tarihsel önemi vurgulanarak, döneminin öncü anayasası ve demokratik seçimler hakkında bilgi verildi. Etkinliklerde tarihsel belgeler sunuldu.
Uyanmadı, Camı Kırdılar
Bağcılar TEM yan yolda aracında uyuyakalan Yalovalı sürücü, tüm müdahalelere rağmen uyanmayınca itfaiye tarafından aracın camı kırılarak çıkarıldı. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.
ÇİFTLİKKÖY’DE TOPRAĞA VERİLECEKLER
Başakşehir’de meydana gelen zincirleme trafik kazasında hayatını kaybeden Yalçın ve Emel Tınaz çifti, geride tarifsiz bir acı bıraktı. Çiftlikköy’ün sevilen isimleri olan Tınaz ailesinin vefatı, Yalova’da derin bir üzüntüye yol açtı