TEMA Vakfı, 31 Mart yerel seçimleri öncesi hazırladığı Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024 ile seçimlere katılan tüm belediye başkanı adaylarına, kentlerin iklim krizi ve doğal afetlere karşı dirençli hale getirilmesi ve doğal varlıkların korunması yönünde çağrıda bulunuyor.
Haber Giriş Tarihi: 12.03.2024 16:43
Haber Güncellenme Tarihi: 12.03.2024 16:43
Kaynak:
IGF
İSTANBUL (İGFA) - “Önümüzdeki dönemde, tüm canlılar için daha sağlıklı bir yaşam için doğal varlıkları ve ekolojik dengeyi gözeten demokratik bir yerel yönetim anlayışına ihtiyaç var” diyen TEMA Vakfı, hazırlamış olduğu Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024’ü kamuoyuyla paylaştı.
Türkiye’de yerel yönetimlerin 2019 yerel seçimlerinden bu yana salgın, deprem ve iklim krizi kaynaklı afetler gibi zorlayıcı gündemlerle yüzleşmek zorunda kaldıklarını hatırlatan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Yaşanan bu afetlerin yanı sıra, orman alanlarının azalması, biyolojik çeşitlilik kaybı, çölleşme, azalan su ve gıda, kirlenen hava gibi süregelen ekolojik krizler de yerel yönetimlerin yeni politikalar geliştirmeleri gerektiğini açıkça göstermektedir. Ekolojik kriz ve afetler nedeniyle karşı karşıya olduğumuz etki ve riskler dikkate alındığında; yerel yönetimlerin hazırlıklı olmasının, planlı, acil ve stratejik müdahalelerde bulunmasının zorunlu hale geldiği ortadadır” diye konuştu.
“EKOSİSTEM TABANLI BİR YÖNETİM MODELİ GELİŞTİRMELİ”
“Kuraklık sorunu, şiddetli yağışlar sonucu oluşan su baskını ve sel olayları, meydana gelen depremlerin ve heyelanların yıkıcılığı, şiddetli rüzgârlar ve fırtınalar sonucu ortaya çıkan hasarlar, sıcak dalgaları ile artan hava kirliliği nedeniyle genel halk sağlığının bozulması kentlerimizin doğal afetlere karşı olan kırılganlığını gözler önüne seriyor” diyen Deniz Ataç, “Doğal afetlere dirençli yerleşimler için binaların ve altyapı sistemlerinin deprem, fırtına, sel ve heyelan gibi doğa olaylarına karşı güçlendirilmesi oldukça önemli. Üst ve altyapının dayanıklılığını ve güvenliğini artırmak, doğa olaylarının yaşandığı anlarda oluşacak zararı en aza indirecek ve afet sonrası yaşamın normale dönmesini hızlandıracaktır. Ancak sağlam yapılar, dirençli yerleşimler ve toplumlar için tek başına yeterli değildir. Bunun için ekosistem tabanlı bir yönetim modeli geliştirmek gerekir. Bu bağlamda yerel yönetimler; afet risklerini azaltacak, arazinin jeolojisi, morfolojisi, örtüsü, ekolojik işlevleri ve topografyasını dikkate alacak ve doğal varlıklara zarar vermeyecek stratejiler geliştirmeli” ifadelerini kullandı.
TEMA Vakfı'nın hazırladığı Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024’ün detaylarına ulaşmak için tıklayabilirsiniz
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
TEMA'dan 31 Mart öncesi 'dirençli' çağrı
TEMA Vakfı, 31 Mart yerel seçimleri öncesi hazırladığı Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024 ile seçimlere katılan tüm belediye başkanı adaylarına, kentlerin iklim krizi ve doğal afetlere karşı dirençli hale getirilmesi ve doğal varlıkların korunması yönünde çağrıda bulunuyor.
İSTANBUL (İGFA) - “Önümüzdeki dönemde, tüm canlılar için daha sağlıklı bir yaşam için doğal varlıkları ve ekolojik dengeyi gözeten demokratik bir yerel yönetim anlayışına ihtiyaç var” diyen TEMA Vakfı, hazırlamış olduğu Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024’ü kamuoyuyla paylaştı.
Türkiye’de yerel yönetimlerin 2019 yerel seçimlerinden bu yana salgın, deprem ve iklim krizi kaynaklı afetler gibi zorlayıcı gündemlerle yüzleşmek zorunda kaldıklarını hatırlatan TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Yaşanan bu afetlerin yanı sıra, orman alanlarının azalması, biyolojik çeşitlilik kaybı, çölleşme, azalan su ve gıda, kirlenen hava gibi süregelen ekolojik krizler de yerel yönetimlerin yeni politikalar geliştirmeleri gerektiğini açıkça göstermektedir. Ekolojik kriz ve afetler nedeniyle karşı karşıya olduğumuz etki ve riskler dikkate alındığında; yerel yönetimlerin hazırlıklı olmasının, planlı, acil ve stratejik müdahalelerde bulunmasının zorunlu hale geldiği ortadadır” diye konuştu.
“EKOSİSTEM TABANLI BİR YÖNETİM MODELİ GELİŞTİRMELİ”
“Kuraklık sorunu, şiddetli yağışlar sonucu oluşan su baskını ve sel olayları, meydana gelen depremlerin ve heyelanların yıkıcılığı, şiddetli rüzgârlar ve fırtınalar sonucu ortaya çıkan hasarlar, sıcak dalgaları ile artan hava kirliliği nedeniyle genel halk sağlığının bozulması kentlerimizin doğal afetlere karşı olan kırılganlığını gözler önüne seriyor” diyen Deniz Ataç, “Doğal afetlere dirençli yerleşimler için binaların ve altyapı sistemlerinin deprem, fırtına, sel ve heyelan gibi doğa olaylarına karşı güçlendirilmesi oldukça önemli. Üst ve altyapının dayanıklılığını ve güvenliğini artırmak, doğa olaylarının yaşandığı anlarda oluşacak zararı en aza indirecek ve afet sonrası yaşamın normale dönmesini hızlandıracaktır. Ancak sağlam yapılar, dirençli yerleşimler ve toplumlar için tek başına yeterli değildir. Bunun için ekosistem tabanlı bir yönetim modeli geliştirmek gerekir. Bu bağlamda yerel yönetimler; afet risklerini azaltacak, arazinin jeolojisi, morfolojisi, örtüsü, ekolojik işlevleri ve topografyasını dikkate alacak ve doğal varlıklara zarar vermeyecek stratejiler geliştirmeli” ifadelerini kullandı.
TEMA Vakfı'nın hazırladığı Yerel Yönetimler için Ekosiyaset Belgesi 2024’ün detaylarına ulaşmak için tıklayabilirsiniz
Kaynak: IGF
En Çok Okunan Haberler
Kim suçlu ?
Yalova'da baraj seviyelerinin düşmesiyle başlayan su kesintileri geniş tepki çekti. AK Parti eski İl Başkanı Bağatar, su projeleri eksikliğini eleştirirken, AK Parti teşkilatı su krizinde belediyeyi hedef aldı. "Suyumuza sahip çıkamadınız" denildi.
DİP SESLER ÖZEL TEKNİKLERLE TEMİZLENDİ
Ünlü şarkıcı Güllü'nün ölümüyle ilgili soruşturmada kızı Tuğyan Ülkem Gülter ve arkadaşının gözaltına alındığı, TÜBİTAK'ın ses kayıtları incelemesi sonrası Güllü'nün pencereden itilerek öldürüldüğü ortaya çıktı. Şüpheliler yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalandı.
Kırım Ahali Cumhuriyeti’nin 108. Yılı Yalova Üniversitesi’nde Anıldı
Kırım Ahali Cumhuriyeti'nin 108. yılı, Yalova Üniversitesi'nde anıldı. Programda, Kırım Ahali Cumhuriyeti'nin tarihsel önemi vurgulanarak, döneminin öncü anayasası ve demokratik seçimler hakkında bilgi verildi. Etkinliklerde tarihsel belgeler sunuldu.
Uyanmadı, Camı Kırdılar
Bağcılar TEM yan yolda aracında uyuyakalan Yalovalı sürücü, tüm müdahalelere rağmen uyanmayınca itfaiye tarafından aracın camı kırılarak çıkarıldı. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.
ÇİFTLİKKÖY’DE TOPRAĞA VERİLECEKLER
Başakşehir’de meydana gelen zincirleme trafik kazasında hayatını kaybeden Yalçın ve Emel Tınaz çifti, geride tarifsiz bir acı bıraktı. Çiftlikköy’ün sevilen isimleri olan Tınaz ailesinin vefatı, Yalova’da derin bir üzüntüye yol açtı
“Fay var ama enerji yok”
Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sözcü TV'de Marmara'daki deprem senaryolarını değerlendirdi. Üşümezsoy, Adalar Fayı'nın büyük bir deprem yaratacak yeterli enerjiye sahip olmadığını belirtti. Harita üzerinden riskli bölgeleri göstererek dikkat edilmesi gereken noktaların bilimsel verilerle ele alınması gerektiğini vurguladı.