
Bakanlık 30 Gün Süre Verdi, “Olumlu Görüş” Varsayılacak.Bu yazının haftalar önce ilgili kurumlara verildiği ve 16.11.2025 son gün olduğu ortaya çıktı.
01 Aralık 2018 tarihli ve 30611 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Yatırım Alanlarının Belirlenmesine Dair Yönetmelik” kapsamında başlatılan süreçte, kurumlara gönderilen yazıda kritik bir ifade yer aldı:
“Nihai kurum görüşünüz uygun görüş olarak kabul edilecektir.”
Ayrıca Bakanlık, ilgili kurumlara 30 gün içinde görüş bildirme zorunluluğu getirdi. Ancak 30 gün içinde herhangi bir görüş iletilmemesi durumunda bile bunun “itiraz olmadığı ve olumlu görüş verildiği” şeklinde kabul edileceği belirtildi. Sızan haberlere göre Altınova Belediyesinin olumlu rapor vermediği öğrenildi.
Bu madde, kamuoyunda “Kurumların görüş bildirmesi fiilen gereksiz hale getirildi” yorumlarına neden oldu.
Hangi Kurumlardan Görüş İstendi? Dağıtım Listesi Açıklanmadı
Sürecin en çok tartışılan yönü, bakanlık yazısının dağıtım listesinin kamuoyuyla paylaşılmaması oldu.
Bu nedenle şu sorular şu an tamamen yanıtsız:
Hangi devlet kurumları görüş verecek?
Belediyeler bu sürece dahil mi?
Tarım, çevre, su ve altyapı kurumlarının yetkilileri kimler?
Halkın görüşünü temsil edecek bir mekanizma olacak mı?
Vatandaşlar ve çevre örgütleri, “Hangi kurumların görüş vereceğini bilsek, gidip biz de görüşümüzü aktarırız” diyerek şeffaflık talep ediyor.
ÇED Süreci Belirsiz: Toplantı Yapılacak mı, Halk Dinlenecek mi?
Bölgede yapılacak yatırımın Organize Sanayi Bölgesi (OSB), Endüstri Bölgesi, Teknoloji Geliştirme Bölgesi veya Serbest Bölge olarak değerlendirilebileceği belirtilirken, ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) sürecinin başlatılıp başlatılmadığı konusunda hiçbir resmi açıklama yapılmadı.
Halkın katılım toplantısının zorunlu olup olmayacağı da açıklığa kavuşmuş değil.
“Çiftçiyi Düşünen Yok”: Tarım Arazilerinde Endişe
Altınova ve çevre beldelerdeki çiftçiler, 472 hektarlık alanın tarımsal üretime ciddi zarar vereceğini savunuyor. Bölge halkı şu sözlerle tepki gösterdi:
“Tarım arazilerimize de göz diktiler. Dün de, bugün de çiftçiyi düşünmediklerinin belgesi bu. Bakalım hangi kurum ne görüş bildirecek, hep birlikte göreceğiz.”
Vatandaşlar, kurum müdürlerinin siyasi baskı altında kalabileceğini, bu nedenle “olumsuz görüş verme ihtimalinin neredeyse sıfır” olduğunu ileri sürüyor.
STK’lardan Çağrı: “Basın Susarsa Bu Süreç Gündeme Gelmez”
Bölgedeki çevre örgütleri ve sivil toplum temsilcileri süreçteki belirsizliklere dikkat çekerek şu çağrıda bulundu:
Dağıtım listesi kamuoyuna açıklansın
Halk sürece dahil edilsin
ÇED toplantıları şeffaf şekilde duyurulsun
Kurum görüşleri kamuya açık hale getirilsin
Bazı vatandaşlar ise konunun basına taşınmasının, sürecin şeffaf yürütülmesi açısından en etkili yol olduğunu belirtiyor.